9 Ocak 2022

Belçika’daki öğretmen kıtlığının arka yüzü: İslamofobi

Yazar: Amina SMITS AKILMA

Özellikle son birkaç yıldır Belçika’da ciddi bir öğretmen eksikliği yaşanıyor. İlkokul ve artık ortaokul ve lise öğrencilerinin sayısı artarken öğretmen sayısı git gide azalıyor. Kimi emekli oluyor kimi ise yeni başlayıp kısa bir süre sonra bırakıyor. Araştırmalarda öğretmen başına düşen öğrenci sayısı düşük çıksa da gerçek durum aslında çok farklı. Yeni yapılan anketlere göre birçok öğrencinin, farklı ders saatleri boş geçiyor. Bazı okullarda ise %25’e varan öğretmen eksikliği var ve bu durum pandemi dolayısıyla daha kritik hale geliyor. Peki, bu durumu gidermek için atılan adımlara bakacak olursak hangi önlemler önümüze çıkmakta? Belçika’nın Eğitim bakanı Wuyts kıdemlilik sistemini genişletmekten, öğretmenlik mesleğini popülerleştirmek için özel kampanyalar yürütmekten, emekli öğretmenleri mesleğe geri almaktan ve hatta farklı anabilim dallarından mezun olanlara kısa bir formasyon vermekten bahsediyor. Fakat halihazırda öğretmenlik eğitimini başarılı bir şekilde bitirip de öğretmenlik hayalini kuran fakat Belçika’nın yasalarından dolayı öğretmen olarak çalışamayan vatandaşlar var: Tesettürlüler. Flemenk bölgesinde, devlet okullarında başörtüsü ile öğretmenlik yapmak yasak. Sadece başörtüsü değil, diğer “dini simgeler” de gösterilemiyor. Fakat her ne kadar genel bir yasak olarak gösterilse de en çok tesettürlü vatandaşları etkiliyor. Yahudi ve Katolik okullar Flemenk bölgesinde oldukça yaygın iken Müslümanlara ait bir okul neredeyse yok. Başörtüsü de yasaklanınca tesettürlü bayanların gidebileceği hiçbir yer kalmamakla birlikte zor bir karar almak zorundalar. Ya tesettürünü kaldırıp ‘Belki geleceğe bir katkım olur ve bu yasaları değiştirecek bir nesil yetiştiririm’ umuduyla derslere girer ya da hayalinden vazgeçer ve -bulabilirse- başka bir işe başlar ya da tamamen işsiz kalırlar. Peki öğretmen kıtlığı bu kadar vahim iken ve halihazırda öğretmen olarak çalışabilmek için nitelikli genç var iken Eğitim Bakanlığı neden bu vatandaşları eğitime dahil etmek için hala bir adım atmıyor? Belçika hep çalışma hakkı ve din özgürlüğünü savunurken, artık iki hatta üç nesildir burada bulunan, dili ve kültürü benimsenen göçmen kökenli vatandaşlarından bu haklarını ve özgürlüğünü nasıl alır? Bunun arkasında yatan sebep gerçekten “nötr olmak” mı yoksa İslamofobi mi?