1 Haziran 2023

Talas Savaşı – “Dünya Tarihinin Dönüm Noktası”

Yazar: Bekir KARACA

Tarihte milletler; kırılmalarla, dönüm noktalarıyla ve yok oluşlarla varlıklarını devam ettirmiş veya ettirememişlerdir. Türkler de kaderin bu cilvesinden çoğu kez nasibini almış bir millettir.

Yıllar miladi 750’li yılları gösterdiğinde Asya’nın hâkim gücü Çin İmparatorluğu iken Ortadoğu’dan yükselen yeni yönetim olan Abbasiler, Çin için bir tehdit oluşturmaya başlamıştı. Özellikle Türkistan sahasında güçlerini paylaşmaya çalışan bu iki devletin kaderini o coğrafyaya ismini veren millet belirleyecekti. Burada şu hususa dikkat çekmek istiyorum: Coğrafi olarak bölgeler tarihten gelen özelliklerle belirli isimler almışlardır. Ancak ötekileştirme ve asimilasyon politikaları sonucu; bölge, yer, gerektiğinde şehir isimleri dahi değiştirilmiştir. Türkistan bölgesi Orta Asya olarak anılmaya başlanmış; Batı Anadolu Ege bölgesi ismiyle, Adalar Denizi Ege Denizi ismiyle bir karmaşıklığın içinde insanımıza yutturulmuştur. Örnekler sadece bunlarla kalsa…

Türklerin o dönemde ulu devletleri yıkılmış bir millet olarak savaşlarda paralı askerlikle geçimlerini sağlıyorlardı. Ancak Türkler için bağımsızlık ve benlikleri o kadar önemli bir çizgi ki Talas savaşının kaderine bu düşünceleri yön verecekti. Tang Hanedanı ile Abbasi Halifeliği orduları günümüz Kırgızistan topraklarında bulunan Talas Nehri kıyısında 751 yılında karşılaştılar. İki ordunun; birbirinden kıdemli askerleri, silahları ve komutanları mevcuttu. Tang Hanedanın komutanı Gao, ordusuyla Abbasileri karşılamadan önce Tibet seferindeydi. Tibet seferinden zaferle çıkan Gao, ordusunu büyüte büyüte Abbasiler için bir strateji izliyordu. Gao’nun karşısındaysa Abbasilerden Ziyad b. Salih bulunuyordu. Emevîlerin yıkıcı politikalarından yıpranan milletlerin gönlünü alan kısacası hoşgörü politikalarıyla nam salan Abbasîler’i temsil eden Ziyad, Gao’nun karşısında savaşın ilk zamanları ne yazık ki üstünlük kuramadı. Bu üstünlüğü kurmamasının nedenleri; Bağdat’tan gelen yorgun ordusu, Gao’nun kalabalık nüfusu ve yıldırım gibi saldıran Türkler olmuştu. Gao anlaşılacağı üzere ordusunda Türk paralı askerlere de yer vermişti. Türkler atlı birlikleriyle düşman üzerine atılıyor ve Çin ordusuna savaşta ayrıcalık sağlıyordu. Ancak Savaşın ilerleyen günlerinde dünya tarihini değiştirecek bir olay oldu. Türk komutanlarla Abbasi komutanları arasındaki görüşmeler… Türkler her ne kadar Çin saflarında yer alsa da devletlerini yıkan ve kendilerini sömüren bu ülke ile kendilerini bir tutamıyorlardı. Bundan dolayı çare; yeni yükselen güç Abbasilerle görüşme yapmak olacaktı. Abbasilerin Emevîlerden sonraki tutumları Türkler ve diğer kavimler üzerinde bayağı etkili olduğu tarihte açıkça görülmüştür. Abbasilerin bu ılımlı siyasetleri sonucu ertesi gün Talas savaşının kaderi değişecekti.

Her şeyden habersiz Gao, kendinden emin bir biçimde ordusunun başında bulunuyordu. Çinliler savaşın ilerleyen dakikalarında, tükenmekte olan Ziyad üzerine saldırı gerçekleştirdi. Ancak Gao, Karluk Türkleri tarafından kıskaca alındığını fark ettiğinde artık çok geçti. Savaşın kaderini o coğrafyaya ismini veren Türkler belirlemişti.

Talas bir diğer ismiyle atlık savaşı, Abbasilerin Türk desteğiyle kazandığı bir savaş olarak tarihe geçmişti. Savaş sonunda Türkler, Emevîlerden sonra Abbasilerin politikaları sonucu akın akın İslamiyet’e geçmiş; Türkler, kızıl elma ülküsü ile gaza ve cihat anlayışı birleşerek cihanı titretecek ulu devletlerini yeniden kurma fırsatı bulmuşlardı. Karahanlılar, Gazneliler, Selçuklular, Osmanlılar, Timurlular, Babürlüler, Memlükler ve daha niceleri bu kurulan kutlu devletlerin başını çekmektedir.

Sonuç olarak ve dünya tarihi açısından bu savaşa baktığımızda; artık İslam’ın kılıcı ve sancaktarı yeni bir millet yükselmeye başladı. Bu millet öncesinde özellikle Avrupa içlerinde, bugünkü; İngiliz, Fransız gibi milletlerin temelini atmış dolaylı olarak sonraki yüzyıllar için savaşmak için kendisine düşman yetiştirmiştir. Her konuda cihanı şekillendiren Türk milletinin; gökler katından kutsal vazifeyle görevlendirilmesi Talas savaşı sonucunda ayyuka çıkmıştır. Bu yazımda elimden geldiğince sizlere bazı noktalara dikkat çekmeye çalıştım. Daha nice eserde görüşmek üzere. Yorum yaparak ve yazımı paylaşarak bana destek olabilirsiniz.