Yeni Nesil Ve Çocuk Eğitimi

Çok değerli sayın anne babalar, anne baba adayları çocuk gelişimi günümüzde eskisine göre daha zordur. Bu yazıda sizinle birlikte çocuklar nasıl gelişmelidir, yeni nesle nasıl yaklaşılmalıdır vb. konulara kısa ama net bir şekilde değineceğiz.

Efendiler, öncelikle değinmemiz gereken konu çocuktan önce sizlersiniz. Anne veya baba olmaya ne kadar hazırsınız? Bu sorumluluğu kaldırabilir misiniz? Bir anne ya da baba olmak için istemek yeterli olmamalı. Unutmayalım çocuk tek başına gelmiyor gelirken beraberinde ağır sorumluluklar da getiriyor.

NE GİBİ SORUMLULUKLAR?
İlk olarak çocuğunuzun olacağını öğrendiğiniz an lütfen sevinçten bayılmayın.(: bu güzel anın tadını çıkarın sonra yavaş yavaş harcamalarınıza biraz daha dikkat etmeniz gerekli olacaktır. Bir çocuk masraflıdır. Bezi,beşiği,kiyafetleri,oyuncakları vb. şeylerle gider sayfanız fazlasıyla genişleyecektir. Sakın gözünüz korkmasın onun size vereceği mutluluk fazlasıyla yetecektir.

İkinci maddeye geçelim isterseniz. Bilimsel olarak kanıtlanmıştır ki ebeveynler çocuklarla ilk anne karnında iletişime geçmeye başlar. Bazı ebeveynler bunun farkında olmayabilirler. Ama bebekler anne karnında dahi her şeyi duyar ve hissederler. Bu da bizi başka bir sorumluluğu gösteriyor.

PSİKOLOJİK GELİŞİM
Bu sorumluluk ilkinden ve henüz bahsetmediğim bir çok sorumluluktan daha fazla önem taşımaktadır. Az evvel dediğim gibi bebek anne karnından itibaren her şeyi duyar ve işitir. Böylelikle çocuğun psikolojisi doğmadan şekillenmeye başlar. Buda sizlerin diyeceği her kelimeyi yapacağı her eylemi dikkatli bir şekilde yapması gerektiğini göstermektedir. Sevgili anne adayları eğer çocuğunuz doğmadan kitap okumaya başlarsanız bu evladınızın bilinçaltına kitap okuma sevgisi işlenecektir. Sevgili baba adayları eşiniz okuyor olsa bile sizde hem eşinize hem de henüz doğmamış çocuğunuza kitap okuya bilir onlarla konuşabilirsiniz bu hem annenin hemde bebeğin çok hoşuna gidecektir.

İzlediğiniz filmlerden okuduğunuz kitaplardan da etkilenmektedir ayrıca bebek, bu yüzden izlediğiniz filmleri okuduğunuz kitapları dikkatli seçmelisiniz. “Bu bebekte herşey’den etkileniyor” dediğinizi duyar gibiyim. Yapacak birşey yok sorumluluk çok demiştim ben. Hem söz konusu çocuğunuzun sağlığıysa buna değmez mi?

OTİZMLİ DOĞAN ÇOCUKLARA NASIL YAKLAŞILMALIDIR?
Öncelikle unutmayalım otizm veya benzer bir hastalık kusur değildir. Bazı ebeveynler bu tür hastalıkları kusur olarak görmekte ve çocuklarına yapılmaması gereken şeyler yapmaktadırlar. Neden peki? Daha geç anladıkları için mi? Bu bir sorun olmamalıdır. Bazı insanlar bir kez anlatmayla anlarlar bazıları iki bazıları da biraz daha gayret istemektedir. Ama bu yüzden onlardan vazgeçemeyiz. Birçok otizmli normal insanlardan daha zeki, yetenekli olabiliyor. Önemli yerlere gelebiliyorlar. Otizmli kardeşlerimiz de normal insan. Sadece biraz daha ilgiye ihtiyaçları olabiliyor.

ERKEK VE KIZ ÇOCUK AYRIMI
Evet maalesef dünyanın belirli bölgelerinde erkek,kız çocuk ayrımı çok yaparlar. Maalesef bizim millette de vardır bu. İlk başlarda pek bir fark yok demeyi çok isterdim ama maalesef çok var. Erkek çocuğuna mavi Kız çocuğuna pembe giysiler alınır. Tamam bu o kadar da abartılacak bir şey olmayabilir. Peki ya çocuklar biraz daha büyüdüklerinde ne olur? Her çocuk oyuncakla oynamayı çok sever. Erkekler genellikle silah,top tarzı oyuncaklarla oynar kızlarsa bebek tarzı oyuncaklarla. Bir kız çocuğu silahla, topla oynarsa “sen erkek misin?” ya da erkek çocuğu bebeklerle oynarsa “sen kızmısın?” Tarzında sorular duymak pekte zor değil. Bu tarz sorular bana kalırsa zehirli sorulardır. Neden diyecek olursanız anlatayım. Bu tarz sorular çocuğun psikolojisinde yer edinmektedir. Buda ileride çocuğun kendini ifade etmesinde sorun yaşamasına vb. psikolojik hastalıklara sebep olabilir. Biraz daha büyüyüp genç olduklarında ise ciddi bir şekilde farklı davranılıyor iki çocuğa bazı ailelerde. Erkek çocuğu geç saatlere kadar dışarıda oluyor kız çocuğu dışarı adım atamıyor. Erkek çocuklarına ağır bir baskı uygulanmaz iken kız çocuğu maalesef bazı ailelerde köle gibi çalıştırılıyor. Daha sonra ise bu kız çocukları önlerine çıkan ilk talipleriyle kurtulurum belki deyip evleniyorlar… Bakın böyle olmaz. Genç erkek de genç kız da geç saatlere kadar gezmemeli yok gezecekse biri diğeri de gezmeli. Sorun gençlerde değil sorun nasıl bir eğitim aldıklarında. Sevgili aileler özellikle kız çocuklarınızın sevgili yaptığını öğrendiğiniz de ona kızmayınız. Doğru yolu gösteriniz rehber olunuz.

YENİ NESLİ (GENÇLERİ) ANLAMAK
İnsanlar karşınızdaki insanı anlamadan sağlıklı bir diyalog kuramazlar. Sizden de birkaç dakikanızı bizi anlamak için okumaya okurken de düşünmeye davet ediyorum. Bizden önceki kuşak bizim için ya ümitsiz vaka diyor yada zeki gelişmiş bir nesil diyor. Evet cidden bizden önce gelenler birçok şey başarmışlar bu reddedilmez. Ama bizim nesilden de genç yaşında kitap yazan,filozof diye adlandırılan ustaca piyano çalan,ressam yeteneği olan onlarca genç bulunmaktadır.

Albert Einstein’ın bir sözü vardır. “Aslında herkes dahidir. Ama siz kalkıp bir balığı, ağaca tırmanma yeteneğine göre yargılarsanız, tüm hayatını aptal olduğuna inanarak geçirecektir.”

Yani demek istediğim şey şu her iki nesil de gayet zeki. Sadece her insan kendi sevdiği, yeteneği olduğu konuya odaklanmalıdır. Toplumlar böyle gelişirler. Bir ressam dan bir cerrahın görevini yapmasını insanlar beklememeli.

EVLADINIZA DESTEK OLUN
Bazı ebeveynler çocuğunun doktor olmasını ister çocuksa müzisyen olmak istiyordur ve büyük bir müzik yeteneği vardır. Lakin aile büyüğü çocuğunun doktor olmasını istediği için müzisyen olmasına izin vermez. Ve bir yıldız parlamadan söner… Bunu yapmayın. Hayat onun hayatı siz sadece destek olun,yol gösterin. Buna ihtiyacımız var.

Efe Cem USTAHÜSEYİN