19 Şubat 2024

Üzüntümüz Kadarız

Yazar: Hasan SEVİNÇ

İnsan üzülmeli ama neye üzülmeli? Yoksa hiç üzülmemeli mi? Üzülmeyen insan var mıdır dünya üzerinde? Peki kaç çeşit, kaç farklı üzüntü vardır? Herkesin üzüntüsü kendine midir yoksa ortak paydada buluştuğumuz üzüntüler var mıdır? Biraz iddialı olabilir ama insanın kalitesini üzüldüğü konular belirler. İnsan üzüntüsünün kalitesi kadar kalitelidir, değerlidir. Son zamanlarda bireysel olarak, ailesel olarak, toplum olarak, ülke olarak, ümmet olarak, insanlık olarak büyük üzüntüler yaşıyoruz. Şehit haberleri, Gazze vahşeti, kazalar, afetler, cinayetler, sınavlar, hayatlar, yarım kalan hayaller… Hepsi üzüntü yüklü konular. Peki biz daha çok neler için üzülüyoruz, meşgul oluyoruz? Benim üzüntü algım son zamanlarda değişti. Gördüğüm manzaralar, olaylar, insanlar, yaşantılar üzerinde düşünüp tefekkür ettikçe bazı üzüntülerin rahmete gebe olduğunu fark ettim. Bazı üzüntülerin ise bataklıktan farkı olmadığını gördüm. Üzüntüleri ve sevinçleri kıyasladım, yeri geldi üzülene sevindim; sevinene üzüldüm. Bu düşüncelerimi madde madde yazarak devam edeyim. Yazdıklarım ağır gelebilir, baştan uyarayım.

  • Savaşta çocuğunu şehit veren anneden çok, çocuğunun sadece dünyasını düşünüp dinini öğretmeyen anneye ve bilinçsiz yetişen çocuğa üzülüyorum
  • Evi gece bombalanırsa diye tesettürüyle uyuyan kadınlardan çok, sokaklarda ve plajlarda çıplak diyebileceğimiz halde gezinen kadınlara ve erkeklere üzülüyorum.
  • Savaşta uzvunu kaybedip sakat kalanlardan çok, sağlam olduğu halde başı secdeye varmayanlara üzülüyorum.
  • Yemek bulamayıp kuru ekmek yiyenlerden çok, karnını tıka basa doyurup sadece kendisini düşünenlere üzülüyorum.
  • Yerde birikmiş çamurlu suyu içenlerden çok, haram olan alkolü içenlere üzülüyorum.
  • Fakirlikten kıt kanaat geçinenlerden çok, parasını faize yatırıp karnını ateşle dolduranlara üzülüyorum.
  • Evi yıkıldığı halde haline şükreden insandan çok, arabası çizildi diye gözüne uyku girmeyen insana üzülüyorum.
  • Annesinin cenazesi başında ağlayan çocuktan çok, …

Yukarıdaki maddeyi tamamlayamadım. O nasıl bir acıdır, üzüntüdür… Bizim üzüldüğümüz şeyler bu üzüntülerin yanında yok hükmündedir. Üzüntü yüklü o kadar konu varken gereksiz üzüntülerle kendimizi yorup enerjimizi, vaktimizi tüketmeyelim. Üzüntü, hüzün, acı, dert keder bu dünyanın olmazsa olmazlarıdır. Üzüntüler bizim sevap kaynağımızdır. Her akıtılan gözyaşı cehenneme bir kalkandır, günahlara kefarettir. Unutmamalı ki dünyada nice üzülenler ahirette nice sevinç içerisinde olacaklardır. Üzüntülerimiz geçici, sevinçlerimiz daim olsun. Her daim sığınağımız alemlerin Rabbi olan Allah olsun.